Twitter’da akışıma bir linç vakası düştü. Biraz bakındım. Konu “İntihal“. Spot ışıklarının altında bir yazılım geliştirici olunca okumaya, incelemeye devam ettim. Evet, ortada bir intihal vardı. Paylaşılanları takip ettiğinizde net bir şekilde görebiliyordunuz. Ve nihayetinde de ciddi bir özür ve alınan derslere yönelik bir blog yazısı ile intihali yapan kişi kendi tarafında süreci sonlandırdı. Yavaş yavaş Twitter’daki yangın da söndü.
Bu konuyu takip ederken intihal üzerine hiç düşünmediğimi fark ettim. Ne derece ciddi bir konu olduğu, sonuçları vs. Bir iç hesaplaşmaya oturdum. Kendi geçmişime baktım. Çok uzaklara bakmam gerekmedi. Kendi yaptığım bir intihalin farkına vardım ve bu durumdan inanılmaz rahatsız oldum. Çok bilinçli değildim yaparken ama bu yaptığım yanlışı haklı çıkarmıyor elbette.
TDK’nin Güncel Türkçe Sözlük‘üne göre intihal kelimesinin anlamı “aşırma“. Yani düpedüz hırsızlık, yani hırsızlık yapmıştım. Yaptığım kişi de bunu bilmiyordu. Belki bu yazıyı yazmasam haberi de olmayacak çünkü dilimizi konuşmuyor. Fakat ben bununla yaşayabilir miydim? Asıl soru bu. Kısa ve net cevap: HAYIR!
Yaptığım intihal
2019’da WPFest etkinliğine konuşmacı olarak katıldım. Etkinlikte “Gutenberg geldi, hayatımızda neler değişti?” başlıklı bir sunum yaptım. İlgili konuşmamın özetini burada da yayınladım. Sunumun merkezinde yatan fikir benim fikrim değildi. Hatta sunumda kullandığım bazı görsellerin fikirleri de bana ait değildi. Her ne kadar konuşma özetini yazarken orijinal fikri edindiğim kaynağa bağlantı vermiş olsam da hafızamı yokladığımda sunum/konuşma sırasında orijinal fikri nereden edindiğim konusunda hiç bir şekilde kaynak belirtmediğimi fark ettim.
Sunumumun etrafında oluştuğu fikir Yıkıcı İnavasyon fikriydi ve bu fikri de WPTavern’de yayınlanan “Why Gutenberg and Why Now?” başlıklı bir yazıdan almıştım. Yazının yazarı Tevya Washburn konu hakkında çok güzel bir yazı hazırlamıştı ve ben bunu sunumumun merkezine yerleştirirken kendisine ulaşmak, izin almak hiç aklıma gelmemişti. Bunun arkasında da biraz etkinlik zamanının yaklaşması ve çokça da vurdumduymazlık yatıyor. Bunu şimdi “utançla” fark ediyorum.
Harekete geçmek
İlk işim Tevya’ya ulaşmaya çalışmak oldu. Durumdan kendisini haberdar etmek ve özür dilemek, hatalı davranışımı telafi edebileceğim bir çözüm yolu hakkında kendisiyle konuşabilmek istedim. Bir iletişim kanalı bulmak zor oldu ama yılmadım. WordPress Slack’ten kendisine durumu ayrıntıları ile anlatan bir mesaj attım. Mesajın ekran görüntüsünü aşağıda görebilirsiniz (Organizatör firmayı zor durumda bırakmamak adına sadece ücret kısmını mozaikledim);
Mesajımda burada bahsettiğim konuların haricinde telafi için önerdiğim şu maddeler yer alıyordu;
- Herkese açık bir şekilde özür dilemek (Twitter, WPTavern ya da istediği herhangi bir platform)
- Sunum için almış olduğum ödemeyi kendisine transfer etmek
- İlgili blog yazısını sitemden kaldırmak
- Türkçe ve İngilizce olarak yaptığım intihal konusunda bir yazı yazmak ve kendisinden özür dilemek
Takip eden 1,5 gün boyunca Slack’te çevrimiçi olmasını bekledim. Mesajımı görmesini ve cevap vermesini bekledim. Cevap alamayınca bu sefer Twitter profilindeki bağlantıdan Starfish Reviews sitesine ulaşıp, iletişim sayfasından Tevya’nın dikkatine bir mesaj attım. Mesajımda kendisine WordPress Slack üzerinden bir mesaj gönderdiğimi belirttim.
Akşam saat 22:24’te kendisinden cevap alabildim. Özet olarak insanların affetme ve ikinci şans (hatta üçüncü, dördüncü) konusunda inançlı olmaları gerektiğini düşündüğünü yazmış. Benim önerdiğim yöntemler yerine ilgili blog yazımı güncellememin ve kendisine düzgün bir şekilde kaynak vermemin yeterli olacağını söylemiş. Yanıtının ekran görüntüsünü aşağıda bulabilirsiniz;
Yanıtında konu ile ilgili kendi blog yazısına bağlantı vermemi de rica etmiş. Tevya’nın WordXpress üzerindeki blog yazısına buradan ulaşabilirsiniz.
Görüşmenin devamına da aşağıdaki ekran görüntüsünden ulaşabilirsiniz. Tevya’nın kibar ve asil davranışı, beni affetmesi benim için çok önemliydi. Yazışmalarımızı bu yazıda kullanma izni vermiş olması ve desteği de benim için yine çok değerli.
Bu yazının amacı
Bu yazıyı sadece Tevya’ya verdiğim söz nedeniyle yazmıyorum. İntihal hakkında farkındalık oluşturmak, doğru örnek olmak adına da yazıyorum. Yaptığım şey yanlıştı. Gelecekte bu konuda çok daha dikkatli ve özenli olacağım.
Hepimiz dikkatli olmalıyız, özenli olmalıyız. Kimsenin emeğini hiçe saymamalıyız. Düzgün şekilde, gerekli yerlerden izin almalıyız. Doğru ve uygun şekilde kaynak belirtmeliyiz. Özür dilemeyi bilmeli, yaptığımız yanlışı düzeltmek adına doğru adımları atmalıyız.
Bu yazı ile öncelikli olarak Tevya’dan ve sonrasında etkinliği düzenleyen organizatörlerden, beni dinleyenlerden, blog yazımı okuyanlardan içtenlikle özür dilerim.
Görsel: fancycrave1 / Pixabay