Oyunuzu bana verin, ödülümü siz alın

Blog Ödülleri 2009‘da oylarınıza talibim. Bana oy verip, sonra da gelip bu yazının altında bana oy verdiğini haber veren siz değerli okuyucularım arasında yapacağım çekilişle, kazanacağım ödülü çekilişi kazanan talihliye devredeceğim. Tabi bana oy vermeniz yetmez, birinciliğe taşımalısınız beni sevglii okuyucularım. Ayrıca kendimden de bir şeyler katmak istiyorum ve yine yapacağım çekilişle iki kişiye bir iki adet MR cihazı hediye etmeyi planlıyorum.

Ufak bir not: Oy vermek için listede blogumu arayıp bulamayan ve gelip burada yorum olarak yazanlar çekilişe katılamayacaklardır. hıh

Tatil Güncesi – Bölüm 1: Gidiş

Tatil güncesi başlığı altında Haziran sonunda yapmış olduğumuz tatilden aklıma not aldıklarımı sizlerle paylaşmak istiyorum. Yazının başlığından da anlayabileceğiniz gibi ilk bölüm ulaşım ile ilgili.

Tatilimizi planlarken, gidişi karayolu ile dönüşü ise havayolu ile yapmaya karar verdik ve bunun üzerine ilk olarak karayolu seyahat firmalarını araştırmaya başladık. Bu araştırma sırasında Kamil Koç ile ilgili deneyimlerimi paylaşmıştım zaten*. İstanbul-Bodrum biletlerimizi BOSS Turizm‘den aldık. 22:15’de Ataşehir terminalinden bizi alacak olan otobüsümüzü beklemek için 15-20 dakika erken terminale gittik. Yolculuğa çıkmadan hemen önce bir şeyler atıştırmak, yol için bir kaç dergi almak isterseniz terminalde tüm bu ihtiyaçlarınızı karşılayabiliyorsunuz. BOSS otobüsleri22:15’de bizi alması gereken otobüsümüz yaklaşık 15 dakika gecikme ile 22:30 civarlarında geldi ve biz de yerlerimizi aldık(En arkada, arka arkaya iki sıra bizimdi). Daha rahat bir yolculuk için koltuk sayısı 59’dan 38’e indirilmiş ve normal koltuklara göre daha geniş koltuklarla değiştirilmiş.

Saatler ilerliyor, radyo, dvd, arasıra yanımıza aldığımız dergiler eşliğinde yolculuğumuz sürüyordu. BOSS Turizm’in Susurluk’daki dinlenme tesislerine birkaç kilometre kala, nereden geldiğini bilmediğimiz bir cisim (büyük ihtimal bir çakıltaşıydı) hemen yan tarafımızdaki çift camın dıştaki bölümünü patlattı. Camlara güvenlik için film çekilmiş olduğundan kırılmasına rağmen dağılmadı. Sağanak yağmur sesine benzeyen bir sesle koca cam bloğu incecik parçalara bölündü. Yeni yeni uykuya dalmaya başladığımızdan ilk anda çevik tepkiler veremedik. Olayın farkına vardığımızda hemen muavine ve şoföre durumu bildirdik. Aracı durdurdular. İçerden ve dışardan hasar kontrolü yapıldı. Şoföre şimdi ne olacağını sorduğumda yapılacak bir şey olmadığını, merak etmememiz gerektiğini söylediler. Muavinden aldığım ukala yanıt BOSS Turizm’in müşteri ilişkilerini özetler nitelikteydi: “Merak etme abi birşey olmaz, isterseniz indirelim sizi Susurluk dinlenme tesislerinde, bir sonraki arabayı bekleyin.” Bir sonraki araba altı saat sonraymış…

Kırılan camın indirilmesini rica ettik, onu da dinlenme tesisinde yapacaklarını söylediler ve tekrar yola çıktık. Olayın olduğu yerden dinlenme tesisine varana kadar camın büyük bölümü yollara serpildi. Her sarsıntıda çıkan seslerden dolayı rahatsız olmanın yanında bir de camın yola serpilerek diğer sürücüler için de tehlike oluşturacağını düşünmeye başlamıştım. Dinlenme tesisine vardığımızda, döndüğümüzde şikayetçi olmak ve neler olduğunu belgelemek için bir kaç fotoğraf çekmeye çalıştık. Şoför ve muavinlerin tepkisinden çekindiğimiz için gizlice fotoğraf çekme çalışmalarımız pek verimli olmadı.

Olay ile ilgili fotoğraflar 1Olay ile ilgili fotoğraflar 2Olay ile ilgili fotoğraflar 3

Yolculuğun geri kalanını bu şekilde tamamladık. Yol sonunda aynı ukala muavinin “bak abi demiştim bir şey olmaz diye” şeklindeki lafı bir anlık sinir katsayımı yükseltse de tatilimize dövüşerek başlamak istemediğimden bagajlarımızı alarak Bodrum otogarına indik. Otele nasıl gideceğimizi bulmak için taksicilere yol tarifi sorfuğumuzda aldığımız cevap da tüm yaşadıklarımızın üzerine tuz biber olacak cinstendi.

Biz: xxx oteli nerede biliyor musunuz?
Taksici: xxx mi, biliyorum evet.
Biz: Tarif edebilir misiniz ya da oradan geçen minibüs var mı?
Taksici: Biz götüreceksek götürürüz yoksa tarif etmeyiz.

Buna da neyse diyip devam ettik. Minibüslerin kalktığı alanda gezinirken bir minibüsün camında otelimizin ismini gördük. Minibüs şoföründen de olumlu cevap alınca atladık minibüse ve yaklaşık 15 dakika sonra otelimize varmıştık. Otele varmanın rehavetiyle, yolculuğa perde çektik ve tatilimize başladık.

BOSS Turizm ile ilgili artı ve eksileri sıralayacak olursak,
– Ataşehir terminali
– Rahat koltukları, tuvaleti, radyo/dvd vb lüksleriyle otobüsü
– Seyahat sırasındaki servisi
artılar hanesine,
– Eğitimsiz personeli,
– Müşteri odaklı olmayan kalite politikası,
– Küçük bir firmaya aitmiş izlenimi veren dinlenme tesisleri,
eksiler hanesine yazabiliriz.

Tatil güncesinin ilk bölümü bitti. İkinci bölüm olan Mekanlar bölümünde Bodrum’dayken gittiğimiz ve bulunmaktan hoşnut kaldığımız, tavsiye edilmesi gereken mekanlar hakkında bir şeyler karalayacağım.

Kamil Koç web sitesindeki olumsuz deneyimlerim

Tatil planımızın ulaşım aşamasında, otobüs ile seyahat için çeşitli firmaların web sitelerinden bilgi topluyordum. Ulusoy‘un web sitesinden ihtiyacım olan bilgileri aldıktan sonra diğer alternatiflere yöneldim. İkinci tercihim Kamil Koç oldu ve sitelerine girdiğimde sol taraftaki menünün istediğim bölümlere hızlıca yönelmemi sağladığı için ilk başta takdirimi topladı. Fakat ilk dakikalarda attığı bu gol maçı almasına malesef yetmedi.

Yedikleri ilk gol YolKart uygulamasından. Otobüs bilgilerini sorgulayabilmem için YolKart adını verdikleri bir sisteme üye olmam gerekiyormuş. YolKart üyesi olabilmek için de Kişisel bilgilerimden tutun da Meslek bilgilerime kadar bir çok bilgiyi doldurmam gerekiyormuş. Sürekli müşterilerine YolKart üyelik sistemiyle özel avantajlar sağlıyor olsalar sistem gayet makul bir sistem olacak fakat ilk kez kendilerini seçecek bir müşteriye böyle bir dayatma sunmaları beni rahatsız etti. Ayrıca bir günlük otobüs seferlerini sorgulamak için uzun uzadıya form doldurmak hamallıktan başka bir şey değil. Tüm bunların ötesinde kişisel bilgilerimin ne amaçla kullanılacağına dair hiç bir bilgi yok. YolKart nedir? Ne işe yarar? Bu bilgileri neden alıyorsunuz? İşte tüm bunlar Kamil Koç’un yediği ilk golü hazırlayan etkenler oldu.

İkinci gole gelelim. Web sitesi Firefox ile uyumlu değil. YolKart üye başvuru sayfasında istesem de başvuru formunu dolduramayacağımı gördüm. Evet sitenin altında bir ibare var: “Bu site en iyi IE 5.0 ve üzeri versionlarda çalışır.” ama ben bu ibareden sitenin diğer tarayıcılarda da çalışabildiğini, IE 5.0 ve üzeri ile daha güzel çalışacağını anlıyorum açıkçası. İçimde ufacık bir istek kaldıysa da karşılaştığım görüntü (birbirine girmiş form elementleri) yüzünden o da yok oldu. Kamil Koç ikinci golü de böyle yedi. (Sonradan farkettim ki sitenin menüsü Firefox’da düzgün görüntülenemiyor. Tıklamama rağmen hiç bir şey olmayan menü seçenekleri meğer sağa doğru başka bir menünün açılması içinmiş. Sayfayı Internet Explorer ile gezdiğim zaman anladım. Internet Explorer ile de menü düzgün görüntülenemiyor. Örneğin Sefer ara/Rezervasyon sayfasında açılır menü sağa doğru açıldığında form elementlerinin altında kalıyor. Web sitesinde düzeltilmesi gereken çok şey var.)

Üçüncü golü ise çok daha küçük bir ayrıntıdan yediler. Sefer ara/Rezervasyon sayfasında Sefer Tarihi geleceğe yönelik olacağına geçmişe yönelin. Gerçekten 2004’deki bir seferi sorgulayan var mı acaba? Benzeri bir çok sitede bu tip bir rezervasyon sayfasında karşınıza çıkacak formda tarih bilgisi otomatik olarak o günün tarihi ile doldurulur. Kamil Koç ise biraz geride kalmış. Siz bir karayolu taşımacılık şirketi olsanız sefer arayacak bir kişinin geçmiş tarihte sefer arayacağını düşünür müsünüz? Muhtemelen hayır. O zaman tarih bölümünde en azından bugünün bilgisinin seçili olmasını beklerim. Muhtemelen planladığım seyahat de yakın gelecekte olacağından içinde bulunduğum yıldan daha eski yılların formda olması bana bir şey ifade etmez.

Geçtiğimiz günlerde bir gazetenin pazar ekinde Kamil Koç hakkında okuduğum yazılar firma hakkındaki görüşlerimi olumlu yönde oldukça etkilemişti. Bugün de tatil planı için araştırma yaparken, araştırmamda ikinci sıradaydı. 3-1’lik skordan sonra artık Kamil Koç’un yeri oldukça aşağılara indi.

Bu yazının bir kopyasını kendilerine de göndereceğim. Bakalım nasıl bir cevap alacağım.

Geri Döndük

Başlığa bakınca sanki geleceğe gitmişiz de geri dönmüşüz intibası yarattı bi an bünyemde. Yok öyle bir şey. Tatil bitti döndük. Çok güzel bir tatil geçirdik. Yazmak istediğim çok şey var ama zamanım yok. Ben bu postta yazmak istediklerimi sıralayayım, bir şeyler karaladıkça, listeden çıkartırım.

Tatil hakkında,
Smallville hakkında,
Smallville.gen.tr hakkında,
Lost hakkında

yazacaklarım var. Şimdilik aklıma gelenler bunlar. Liste sürekli değişecek muhtemelen.